Fransa, tarihin en büyük çocuk istismarı davasıyla karşı karşıya. 73 yaşındaki cerrah Joël Le Scouarnec, yıllarca çocuk ve genç hastalarına cinsel saldırıda bulunmakla suçlanıyor. Yüzlerce çocuğu hedef alan bu korkunç suçlar, Fransa’yı çocukların güvenliği konusunda ciddi eleştirilerle karşı karşıya bırakmış durumda.
Le Scouarnec, Bretonya’da açılacak davası ile suçlarını mahkeme önüne taşıyacak. İddialara göre, cerrah hastalarını özellikle apandisit ameliyatları gibi rutin operasyonlar sırasında hedef alıyordu. Bazı vakalarda, hastalar anestezi altındayken, bazılarında ise iyileşme süreçlerinde veya hastane yataklarında istismara uğradılar.
Le Scouarnec’in mağdurları arasında 256 çocuğun 15 yaşın altında olduğu belirtiliyor ve toplamda 299 kişi söz konusu. Bu dava, Fransa’da çocuk istismarıyla mücadelede önemli bir dönüm noktası olarak görülüyor.
FBI’ın Uyarısına Rağmen Fransa Harekete Geçmedi
Fransa’nın yıllarca bu suçları göz ardı etmesinin ardında, 2004 yılında ABD’nin Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından yapılan uyarı yatıyor. FBI, Le Scouarnec hakkında çocuk istismarı görüntüleri bulduğu için Fransız yetkililerini uyarmıştı. Ancak, Fransız makamları herhangi bir önlem almadı ve cerrah kariyerine devam etti. Hatta, 2005 yılında Le Scouarnec, dört yıl ertelenmiş hapis cezası aldı ve işine devam etti.
Fransız yargısı, 1989 ile 2014 yılları arasında yapılan istismarların yalnızca 1 vakasını cezalandırarak cerrahı sadece 15 yıl hapis cezasına mahkum etti. Şu anda cezaevinde bulunan Le Scouarnec’in davası, tüm ülke tarafından dikkatle izleniyor.
Kurumsal Başarısızlıklar ve İnsanları Koruma Görevinin İhmal Edilmesi
Çocuk koruma yardım kuruluşlarından La Voix de L’Enfant’ın avukatı Frédéric Benoist, bu davada kurumsal başarısızlıkları vurguluyor. Yardım kuruluşu, Le Scouarnec’in yıllarca serbest bir şekilde suç işlemeye devam etmesine yol açan ciddi ihmallerin olduğunu belirtiyor. Avukat Benoist, ilgili kurumlardan insanların güvenliğini koruma görevlerinin yerine getirilmediği gerekçesiyle ayrı bir şikayette bulundu.
Fransa’da yaşanan bu korkunç olay, sadece bir cerrahın işlediği suçlarla sınırlı değil. Aynı zamanda, sistemin bu tür istismarları engellemeyip, büyük bir suçun büyümesine izin verdiği büyük bir eleştiridir. Bu dava, Fransa’nın çocuk güvenliği konusundaki politikalarının yeniden gözden geçirilmesine ve ciddi reformların yapılmasına neden olabilir.