Konya’da, doğduğunda vücudunda uyuşturucu tespit edilen D.T.’nin velayet durumu, ailenin geçmişi ve yaşadıkları göz önünde bulundurularak mahkeme tarafından annenin lehine sonuçlanmadı. 2016 yılında Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi‘nde dünyaya gelen D.T., annesinin hamileliği sırasında uyuşturucu kullandığı için doğduğunda vücudunda uyuşturucu maddeler tespit edildi.
Anneanneye Verilen Velayet Kararı
D.T., 8 yaşına kadar anneannesi Y.T. tarafından büyütüldü. Bu süre zarfında anne ve babasının düzenli bir aile hayatı kuramamaları ve uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle, çocuğun bakımını üstlenen anneanne, velayet hakkını elde etti. Ancak zamanla anne D.S.T., çocuğunun velayetini almak için hukuki bir sürece girdi.
Mahkeme Süreci ve Savunmalar
Konya 6. Aile Mahkemesi’nde görülen davada, anne D.S.T.’nin avukatı, çocuğun şu an 9 yaşında olduğunu ve anne ile babanın son iki yıldır madde kullanmadığını, gerekli tedavi süreçlerinden geçtiğini öne sürdü. Anne ve babanın, D.T.’yi görme haklarını talep etti. Avukat, çocuğun anneannesini “anne” olarak bildiğini ve bu durumu göz önünde bulundurularak velayetin anne ve babaya verilmesi gerektiğini savundu.
Öte yandan, anneannenin avukatı, D.T.’nin anne ve babasının geçmişteki uyuşturucu bağımlılıkları ve suça karışmışlık durumlarını hatırlatarak, çocuğun anneanneye bırakılmasını savundu. Avukat, anne ve babanın yaşadıkları olumsuz süreçlerden henüz tam anlamıyla çıkamadıklarını belirtti.
Mahkemenin Kararı ve İstinaf Başvurusu
Yerel mahkeme, çocuğun velayetinin anneanne Y.T.’den alınarak anne ve babaya verilmesi talebini reddetti. Ancak çifte, çocuklarını her iki haftada bir görme hakkı verildi. Bu kararın ardından, çift istinaf başvurusu yaptı. Konya Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını onayladı ve Sosyal İnceleme Raporu’na atıfta bulunarak, D.T.’nin en iyi bakımını anneanne Y.T.’nin sağlayacağına karar verdi.
Mahkeme, D.T.’nin en sağlıklı şekilde büyüyebilmesi için anneanne Y.T.‘nin bakımına devam etmesinin gerektiğini vurguladı. Ayrıca, anne ve babanın geçmişteki uyuşturucu kullanımları ve olumsuz yaşam koşulları göz önünde bulundurularak, çocuğun velayetinin değişmemesi gerektiği sonucuna varıldı.