Anayasa Mahkemesi (AYM), boşanan bir çiftin çocuklarının yurt dışına iadesi davasının uzun sürmesini ve başvurucu annenin iddialarının yeterince değerlendirilmeden iade kararı verilmesini, aile hayatına saygı hakkı ihlali olarak nitelendirdi. AYM, söz konusu davada yargı sürecindeki eksiklikleri ve yavaşlığı göz önünde bulundurarak, çocuğun üstün yararı ilkesinin ihlal edildiğini belirtti.
Olayın Özeti
2010 yılında Türkiye’de evlenen başvurucu anne ve eşi, kısa süre sonra Almanya’ya taşındılar. Çiftin 2013 ve 2014 yıllarında iki çocukları oldu. Ancak 2018’de, çocuklarla birlikte Türkiye’ye dönen çift, Gebze 3. Aile Mahkemesi‘nde boşanma davası açtı. Mahkeme, çiftin boşanmasına karar verirken, çocukların geçici velayetini başvurucu anneye verdi ve kesinleşene kadar çocukların yurt dışına çıkışı yasaklandı.
2019’da, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı, çocukların ikametlerinin Almanya olması gerekçesiyle “mutat meskene iade” davası açtı. Başvurucu annenin itirazlarına rağmen, temyiz incelemesinden geçerek dava yaklaşık 3 yıl sonra, 2022’de kesinleşti ve çocuklar Almanya’ya iade edildi.
Anayasa Mahkemesi’nin Kararı
Başvurucu anne, çocukların Almanya’ya iade edilmesinin ardından, çocukların babalarından psikolojik ve fiziksel olarak zarar görme ihtimallerinin bulunduğunu belirtti. Mahkemenin, bu ihtimali yeterli şekilde incelemeden karar verdiğini ve çocuğun üstün yararı ilkesine aykırı bir durum oluşturduğunu öne sürdü. Anne, ayrıca çocukların Almanya’ya dönmelerinin, kendisiyle ilgilenmeyen babalarına teslim edilmesinin, çocukların en yüksek yararına olmayacağını savundu.
Anayasa Mahkemesi, başvuruyu inceleyerek, yargılama sürecinin çok uzun sürdüğüne ve çocukların yurt dışına iade edilmesine ilişkin yeterli bir değerlendirme yapılmadığına karar verdi. Mahkeme, aile hayatına saygı hakkı ihlali olduğuna hükmetti. Kararda, sürecin hızlı bir şekilde tamamlanmaması ve devletin pozitif yükümlülüklerini yerine getirmemesi vurgulandı.
Kararın Gerekçesi
AYM, kararında, Lahey Sözleşmesi‘ne taraf bir devlette mutat olarak ikamet eden çocukların yurt dışına iadesinin, sözleşmeye taraf diğer devletler tarafından ivedi şekilde yapılması gerektiğine dikkat çekti. Ancak, bu olayda sürecin yeterince hızlı bir şekilde tamamlanmadığını belirtti. AYM, devletin yükümlülüklerini yerine getirmediği için aile hayatına saygı hakkının ihlaline karar verdi.
Başvurucu annenin çocukların Almanya’ya iadeleri durumunda karşı karşıya kalacakları psikolojik ve fiziksel tehlikeleri belirttiği, ancak mahkemenin bu durumu yeterli şekilde incelemediği de ifade edildi. AYM, çocuğun üstün yararı ilkesine ve Lahey Sözleşmesi‘ne uygun olarak, aile hayatına saygı hakkı çerçevesinde yeterli ve ilgili bir değerlendirme yapılmadığını vurguladı.