Fransa, Suriye’deki Baas rejiminin devrik lideri Beşar Esad için savaş suçlarına ve insanlığa karşı suçlara ortaklık suçlamasıyla tutuklama emri çıkardı. Bu karar, Esad yönetiminin işlediği iddia edilen suçlara karşı uluslararası toplumda yeni bir adım olarak değerlendiriliyor.
Tutuklama Emrinin Gerekçesi
Fransa Ulusal Terörle Mücadele Savcılığı (PNAT), 2017 yılında Suriye’de hayatını kaybeden Suriye asıllı Fransız vatandaşının ölümüyle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında Esad hakkında 16 Ocak’ta tutuklama emri çıkarılmasını talep etmişti. Fransız yargı kaynaklarına göre, hakimler cinayet ve sivillere yönelik kasten saldırı nedeniyle savaş suçlarına ortaklık suçlamasıyla 20 Ocak’ta tutuklama emrini onayladı.
Fransız Yetkililerden Açıklamalar
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Fransız yargısı Beşar Esad’a karşı tutuklama emri çıkardı. Sednaya Hapishanesi’nde dehşetini gördüğüm rejimin suçları cezasız kalmamalı. Fransa, Suriyeliler için adaletin sağlanması konusunda seferber olmuştur ve olmaya devam edecektir.”
Sednaya Hapishanesi İncelemesi
Barrot, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile birlikte, 3 Ocak’ta Suriye’nin başkenti Şam’da bulunan ve işkence üssü olarak bilinen Sednaya Hapishanesi‘nde incelemelerde bulunmuştu. İncelemeler sırasında Esad rejiminin insan haklarına karşı işlediği suçlara dair kanıtlar toplandığı belirtiliyor.
Esad’a Yöneltilen Suçlamalar
Fransız mahkemesi, Esad’ı 2013 yılında Suriye’nin Doğu Guta bölgesinde düzenlenen kimyasal saldırılar nedeniyle insanlığa karşı suç ve savaş suçuna ortaklıkla suçluyor. 15 Kasım 2023’te alınan bir başka mahkeme kararında da Esad’ın rejim adına işlediği iddia edilen bu suçlar için tutuklama emri çıkarılmıştı.
Uluslararası Toplumun Tavrı
Fransa’nın bu kararı, uluslararası toplumda Beşar Esad’ın yargılanması yönünde atılmış önemli bir adım olarak görülüyor. Özellikle Avrupa ülkeleri, Esad rejiminin işlediği iddia edilen suçların cezasız kalmaması için harekete geçilmesi gerektiğini vurguluyor.