Son yıllarda, Türkiye’de bazı ailelerin bebekleri için hayati önem taşıyan sağlık uygulamalarını reddetmesi, ülke genelinde büyük bir sağlık krizine yol açmış durumda. K vitamini, aşılar ve topuk kanı testleri gibi temel uygulamalar, yanlış bilgilendirmeler sonucu bir tehdit haline gelmişken, bunun bedelini en masum olanlar, yani yeni doğan bebekler ödüyor. Sağlık Bakanlığı’nın, K vitamini reddi sonrası beyin kanaması geçiren bir bebek için suç duyurusunda bulunması, Türkiye’deki bu tehlikeli durumu bir kez daha gözler önüne serdi. Peki, K vitamini eksikliği ve diğer sağlık uygulamaları reddedildiğinde neler oluyor?
K Vitamini Eksikliği ve Bebek Sağlığı Üzerindeki Etkileri
K vitamini, bebeklerin kan pıhtılaşmasını sağlayan önemli bir vitamindir. Bebekler doğduklarında, bağırsaklarında bu vitamini üretecek bakteri florası henüz oluşmamıştır ve anne sütü de bu eksikliği telafi edemez. Bu nedenle, doğumdan sonra bebeklere K vitamini enjeksiyonu yapılması gereklidir. Eğer bu uygulama yapılmazsa, bebeklerde ciddi beyin kanamaları ve hatta ölüm riski ortaya çıkabilir.
Son yapılan araştırmalar, Türkiye’de K vitamini eksikliği nedeniyle 534 bebek üzerinde yapılan çalışmalarda %77 oranında beyin kanaması vakasının ortaya çıktığını gösteriyor. Bu vakaların 111’inin trajik bir şekilde hayatını kaybetmesi, durumun ne denli vahim olduğunun bir kanıtıdır. Kayseri Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından yapılan araştırmalara göre, K vitamini eksikliği nedeniyle 37 bebek yaşamını yitirirken, kalan bebeklerde ise kalıcı nörolojik hasarlar meydana gelmiştir.
Aşı ve Topuk Kanı Taramalarına Karşı Artan Direnç
Türkiye’de yalnızca K vitamini değil, diğer hayati sağlık uygulamalarına da karşıtlık giderek artıyor. Özellikle bebekler için uygulanan topuk kanı taramaları ve aşılar, bazı aileler tarafından reddediliyor. Topuk kanı taraması, doğuştan gelen hastalıkların tespiti açısından kritik öneme sahiptir. Fenilketonüri, hipotiroidi, kistik fibrozis gibi hastalıkların erken teşhisi, tedavi edilebilir hale gelmesini sağlarken, testin reddedilmesi ağır fiziksel ve zihinsel engellere yol açabiliyor. Ancak son yıllarda, ailelerin bu taramaları reddetme oranı 5 kat artmış durumda.
Aşı karşıtlığı ise, yalnızca bebekleri değil, tüm toplum sağlığını tehdit eden bir olgu olarak dikkat çekiyor. Hepatit B ve diğer çocukluk çağı aşılarını reddeden ailelerin sayısı giderek artarken, bu durum da toplumsal bir sağlık sorunu oluşturuyor. Sağlık Bakanlığı, bu konuda hukuki adımlar atmaya başlamış ve suç duyuruları gerçekleştirilmiştir.
K Vitamini ve Aşıların Reddedilmesi: Uzmanların Uyarıları
Sağlık uzmanları, K vitamini ve aşıların reddedilmesinin bebek sağlığı için büyük bir tehlike oluşturduğunu belirtiyor. Prof. Dr. Hüseyin Per, K vitamini eksikliğine dikkat çekerek, “Bebeklerin vücudu bu vitamini üretemiyor ve anne sütü de bu konuda yetersiz. Eğer K vitamini enjeksiyonu yapılmazsa, bebeklerde ciddi kanamalar gelişebilir” diyor.
Bu konuda aşı karşıtlığı da endişe verici bir boyuta ulaşmış durumda. Sağlık Bakanlığı, aşıları reddeden aileler hakkında hukuki işlemler başlatmaya başlamıştır. Uzmanlar, bilimsel temellere dayanmayan bu tür uygulamaların bebeklerin sağlığını tehlikeye attığını vurguluyor.